Mustafa KARAMAN Kütahya İl Müftü Yrd.
Köşe Yazarı
Mustafa KARAMAN Kütahya İl Müftü Yrd.
 

Fitre ve Zekat Yoksulun Hakkıdır

Her varlığın temizlenmeye ve arınmaya ihtiyacı vardır. Belirli bir zaman geçtikten sonra her varlıkta kirlenme olduğu gerçeğini unutmamalıyız. İşte zekât ta, malı ve kazancı temizlemektedir. Fitre de başımızın, gözümüzün ve yaratılışımızın sadakasıdır ve Ramazan ayı ibadetlerinde yaptığımızın hatalarımıza da kefarettir. Sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın iki önemli göstergesi olan ibadet zekât ve fitredir. Zenginle fakir arasında sevgi ve saygı oluşturan zekât ve fitre ortadan kalktığında ve gerçekleşmediğinde toplumsal huzursuzluğu ve güvensizliği de beraberinde getirmektedir.  Zekât, aynı zamanda İslam'ın beş şartından da biridir. Zenginlerin ve varlıklı kimselerin elde etmiş olduğu gelirlerden ve menfaatlerden ve de mallardan belirli şartlarda ve oranlarda gerçekleşmektedir. Zenginle fakir arasında anlayış ve hoşgörü meydana getirerek toplumda barış, huzur ve anlayış ortamı ve havası oluşturarak, oluşabilecek olan birçok sorun zekât ve fitre ibadetiyle çözüm bulmaktadır. Bu ibadetler yalnız malla yapılır ve dolayısıyla da bu ibadetlerde vekalet verilebilir. Zekât vermek ve namaz kılmak arka arkaya birçok ayeti kerimede zikredilmektedir. Bu da bize gösteriyor ki, bu iki ibadet önemlidir ve birbiriyle bağlantılıdır. Zekât, Müslüman, hür, akıllı, baliğ, asli ihtiyaçlarından fazla artıcı özellikteki mala, tam sahip olan ve bu sahip oluşun üzerinden bir kameri (hicri) yıl, 354 gün geçen kimselere farzdır. Zekât ibadetinde nisap miktarları şöyledir: Gümüşte 561,3 gram, altında 80,18 gram, devede 5 tane, büyükbaş hayvanlarda 30 tane, küçükbaş hayvanlarda 40 tanedir ve toprak ürünlerinde 653 kilogramdır. Zekat ve fitrenin verileceği yerleri şu ayeti kerimesiyle Allah Teala bizlere beyan etmektedir: “Sadakalar (zekatlar), Allah'tan bir farz olarak fakirlere, miskinlere, zekat işinde çalışanlara, kalpleri İslam'a ısındırılacaklara, kölelere, borçlulara, Allah yolunda olanlara ve yolda kalmışlara aittir. Allah bilendir, hakimdir.” (et-Tevbe, 9/60). Zekât ve fitre; anneye, babaya, eş ve çocuklara, dedeye ve nineye ve de torunlara verilemez. Zenginlere, Müslüman olmayanlara ve Hz. Peygamber'in (S.A.V.) soyundan gelenlere, yakınlarına verilemez. Bunlardan başkasına verilebilir ve hatta ihtiyaç sahibi olup yakınlardan akrabalara vermek tercih edilmelidir. Zekât ve fitre, vergi yerine geçmez ve vergi de zekât ve fitre yerine geçmez. Fitrede zekâtta olduğu gibi bir yıl geçme şartı aranmaz. Fitre ve zekât, ayni olarak verilebildiği gibi, nakti olarak ta verilebilir. Fitrenin Ramazan Bayramından önce verilmesi gerekir. Zekât ve fitre ibadetlerinde, ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarının karşılanması amaçlandığından fakirlerin ve ihtiyaç sahiplerinin iyiliğine ve lehine olan şeyler tercih edilmelidir. Bu Ramazan ayında en az fitre miktarı: 40 (kırk) liradır. Her mükellef bu miktarı gelirine göre arttırabilir ama azaltamaz. Her mükellef aynı zamanda bakmakla yükümlü olduğu kişilerin de fitresini vermelidir. Yoğun bir şekilde tüm Müslümanlar bu Mübarek Ramazan ayını kendilerini ibadete vererek geçirirler ve yaratılış gayelerini yaşamaları hasebiyle de hem dünya ve hem de ahiret iyiliklerini ve güzelliklerini yaşayarak kendilerini arındırırlar ve temizlerler.Ramazan ayı, kötü alışkanlıkları ve bağımlılıkları terk etmek ve kendimizi yenileyerek yeni ve güzel hayatlara erişmek için çok güzel ve önemli bir okul ve zaman dilimidir ve de özel bir fırsattır. Ramazan ayını en güzel bir şekilde ve hakkını vererek geçirmek ümit ve temennisiyle her şey gönlümüzce olsun. İyilik dünyaya egemen oluncaya kadar iyilik yapmak gerektiğini belirterek sizleri Allah Teala'ya emanet ediyorum efendim. Selam ve dua ile. ■BİR AYET-İ KERİME “İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekât verenler var ya, onların mükafatları Rableri katındadır. Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler.”  (el-Bakara, 2/277). ■BİR HADİS-İ ŞERİF “Veren el, alan elden üstündür.”  (Buhari, Zekât ,18). ■BİR DUA Ey Allah'ım! Bizleri zekât ve fitre vererek bunun sonucunda rızana erişmek için çalışanlardan eyle ve bizleri yardım edenlerden ve de yardımlaşanlardan eyle, Allah'ım! Bizleri tam olarak zekatlarını ve fitrelerini hesaplayarak ihtiyaç sahiplerine ulaştıranlardan eyle ve Allah'ım! Bizleri veren el olmayı nasip eyle ve bizlerden razı ve memnun ol. ■BİR FETVA Zekât ve fitre, mali bir ibadettir. Şartları tutanların yerine getirmesi ve ihmal etmemesi gerekmektedir. Kitap, sünnet ve icma-ı ümmetle sabit olan ibadetlerdir. 

Fitre ve Zekat Yoksulun Hakkıdır

Her varlığın temizlenmeye ve arınmaya ihtiyacı vardır. Belirli bir zaman geçtikten sonra her varlıkta kirlenme olduğu gerçeğini unutmamalıyız. İşte zekât ta, malı ve kazancı temizlemektedir. Fitre de başımızın, gözümüzün ve yaratılışımızın sadakasıdır ve Ramazan ayı ibadetlerinde yaptığımızın hatalarımıza da kefarettir. Sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın iki önemli göstergesi olan ibadet zekât ve fitredir. Zenginle fakir arasında sevgi ve saygı oluşturan zekât ve fitre ortadan kalktığında ve gerçekleşmediğinde toplumsal huzursuzluğu ve güvensizliği de beraberinde getirmektedir.  Zekât, aynı zamanda İslam'ın beş şartından da biridir. Zenginlerin ve varlıklı kimselerin elde etmiş olduğu gelirlerden ve menfaatlerden ve de mallardan belirli şartlarda ve oranlarda gerçekleşmektedir. Zenginle fakir arasında anlayış ve hoşgörü meydana getirerek toplumda barış, huzur ve anlayış ortamı ve havası oluşturarak, oluşabilecek olan birçok sorun zekât ve fitre ibadetiyle çözüm bulmaktadır. Bu ibadetler yalnız malla yapılır ve dolayısıyla da bu ibadetlerde vekalet verilebilir. Zekât vermek ve namaz kılmak arka arkaya birçok ayeti kerimede zikredilmektedir. Bu da bize gösteriyor ki, bu iki ibadet önemlidir ve birbiriyle bağlantılıdır.

Zekât, Müslüman, hür, akıllı, baliğ, asli ihtiyaçlarından fazla artıcı özellikteki mala, tam sahip olan ve bu sahip oluşun üzerinden bir kameri (hicri) yıl, 354 gün geçen kimselere farzdır. Zekât ibadetinde nisap miktarları şöyledir: Gümüşte 561,3 gram, altında 80,18 gram, devede 5 tane, büyükbaş hayvanlarda 30 tane, küçükbaş hayvanlarda 40 tanedir ve toprak ürünlerinde 653 kilogramdır.

Zekat ve fitrenin verileceği yerleri şu ayeti kerimesiyle Allah Teala bizlere beyan etmektedir: “Sadakalar (zekatlar), Allah'tan bir farz olarak fakirlere, miskinlere, zekat işinde çalışanlara, kalpleri İslam'a ısındırılacaklara, kölelere, borçlulara, Allah yolunda olanlara ve yolda kalmışlara aittir. Allah bilendir, hakimdir.” (et-Tevbe, 9/60). Zekât ve fitre; anneye, babaya, eş ve çocuklara, dedeye ve nineye ve de torunlara verilemez. Zenginlere, Müslüman olmayanlara ve Hz. Peygamber'in (S.A.V.) soyundan gelenlere, yakınlarına verilemez. Bunlardan başkasına verilebilir ve hatta ihtiyaç sahibi olup yakınlardan akrabalara vermek tercih edilmelidir. Zekât ve fitre, vergi yerine geçmez ve vergi de zekât ve fitre yerine geçmez.

Fitrede zekâtta olduğu gibi bir yıl geçme şartı aranmaz. Fitre ve zekât, ayni olarak verilebildiği gibi, nakti olarak ta verilebilir. Fitrenin Ramazan Bayramından önce verilmesi gerekir. Zekât ve fitre ibadetlerinde, ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarının karşılanması amaçlandığından fakirlerin ve ihtiyaç sahiplerinin iyiliğine ve lehine olan şeyler tercih edilmelidir. Bu Ramazan ayında en az fitre miktarı: 40 (kırk) liradır. Her mükellef bu miktarı gelirine göre arttırabilir ama azaltamaz. Her mükellef aynı zamanda bakmakla yükümlü olduğu kişilerin de fitresini vermelidir.

Yoğun bir şekilde tüm Müslümanlar bu Mübarek Ramazan ayını kendilerini ibadete vererek geçirirler ve yaratılış gayelerini yaşamaları hasebiyle de hem dünya ve hem de ahiret iyiliklerini ve güzelliklerini yaşayarak kendilerini arındırırlar ve temizlerler.Ramazan ayı, kötü alışkanlıkları ve bağımlılıkları terk etmek ve kendimizi yenileyerek yeni ve güzel hayatlara erişmek için çok güzel ve önemli bir okul ve zaman dilimidir ve de özel bir fırsattır. Ramazan ayını en güzel bir şekilde ve hakkını vererek geçirmek ümit ve temennisiyle her şey gönlümüzce olsun. İyilik dünyaya egemen oluncaya kadar iyilik yapmak gerektiğini belirterek sizleri Allah Teala'ya emanet ediyorum efendim. Selam ve dua ile.

BİR AYET-İ KERİME
“İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekât verenler var ya, onların mükafatları Rableri katındadır. Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler.” 
(el-Bakara, 2/277).

BİR HADİS-İ ŞERİF
“Veren el, alan elden üstündür.” 
(Buhari, Zekât ,18).

■BİR DUA
Ey Allah'ım! Bizleri zekât ve fitre vererek bunun sonucunda rızana erişmek için çalışanlardan eyle ve bizleri yardım edenlerden ve de yardımlaşanlardan eyle, Allah'ım! Bizleri tam olarak zekatlarını ve fitrelerini hesaplayarak ihtiyaç sahiplerine ulaştıranlardan eyle ve Allah'ım! Bizleri veren el olmayı nasip eyle ve bizlerden razı ve memnun ol.

BİR FETVA
Zekât ve fitre, mali bir ibadettir. Şartları tutanların yerine getirmesi ve ihmal etmemesi gerekmektedir. Kitap, sünnet ve icma-ı ümmetle sabit olan ibadetlerdir. 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve telgrafgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.