Haksız kazancı ifade eden bir terim olan, karaborsacılık, tekelcilik, vurgunculuk, hortumculuk ve istifçilik ve de kartelleşmek gibi tanımları vardır. Ticaret malını ve eşyasını fiyatını artırarak pahalılaşmasını temin etmek gayesiyle piyasadan uzaklaştırılması ve arzını geciktirerek haksız kazanç sağlamak olarak ifade edilmesi de en anlaşılır tanımıdır. Karaborsacılığı yapana da karaborsacı ve stokçu denilir.
Hadis-i Şeriflerde çokça geçen (ihtikar) karaborsacılık, Kur’an-ı Kerim’de haksız yoldan kazanç sağlamayı yasaklayan Ayet-i Kerimelerle dolaylı olarak atıfta bulunularak zikredilmektedir. (el-Bakara,2/188; en-Nisa,4/161; el-Araf,7/85).
Genel olarak insanların her türlü ihtiyaçlarını sömürerek az emekle ve alın teri de olmaksızın piyasa şartlarını haksızca yorumlayarak, toplumu ifsat ederek ve özellikle temel ihtiyaç maddeleri söz konusu olduğunda fiyatların fahiş olarak artmasına neden olan karaborsacılık, toplumu çıkmaza ve bunalıma sürüklemektedir.
Karaborsacılığın oluşması için şu şartlar gereklidir,
1-Temel gıda maddesi olması,
2-Depolanan malın satın alınmış olması,
3-İnsanların depolanan malı almada sıkıntı çekerek ihtiyacının olması,
4-Karaborsacının bu durumu fırsat bilerek fahiş ve haksız kazanca dönüştürmesi.
Piyasaya sürülmemesinde topluma zarar veren her çeşit malda da karaborsacılık olabilir. Malı depolama süresi kırk gündür, ancak toplumun ihtiyacı olduğunda bu süre kısalmaktadır. (Ahmed İbn Hanbel, II, 33; Kasani, Bedayi, V,129). Günümüzde akaryakıt ve doğalgaz ve tüp gaz gibi ihtiyaç maddeleri iki, üç gün gibi ve hem de kışın piyasadan çekildiğinde toplum büyük sıkıntıya düşer bu gerçeği düşünmek ve unutmamak gerekir.
Esasen günümüzde birçok sektörün yanı sıra özellikle gıda, sağlık, inşaat, ulaşım, haberleşme ve iletişim, bilişim ve yönetişim ve de enerji sektörlerinde de karaborsacılıkla karşılaşıldığı görülmektedir. İşte bu alanlardaki karaborsacılığın geniş halk kitlelerine büyük zararlar verdiği gerçeğini aklımızdan çıkarmamak gerekmektedir.
Tüm uyarılara ve denetlemelere rağmen karaborsacılık yapmaya devam eden ve bu şekilde haksız kazanç temin edenlere etkin cezalar vermek suretiyle onları yaptıkları bu kötü işlerden ve haksız kazançlardan caydırabilmek mümkündür.
Peygamber Efendimiz (S.A.V.), bu konuda şöyle buyurmaktadır: “Calib (şehre uzak yerden mal getiren tüccar) rızıklandırılmış, karaborsacı ise lanetlenmiştir.” (İbn Mace, “Ticaret”, 6). Her türlü huzurun ve güvenin ve rahatın ve de bolluğun olduğu ve de iyiliğin yaşandığı güzel hayatlarda buluşmak ve görüşmek üzere Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerimize olsun efendim.
BİR AYET-İ KERİME
“Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin.” (en-Nisa, 4/29).
BİR HADİS-İ ŞERİF
“Karaborsacı ne kötü bir kuldur. Fiyatların düştüğünü öğrenince üzülür, yükseldiğini duyunca sevinir.” (Kamil Miras, Tecrid-i Sarih Tercemesi, VI, 449).
BİR DUA
Allah’ım! Bizlere huzur, sağlık ve güven ihsan eyle ve bizleri sana tam teslimiyetle bağlı olanlardan eyle ve bizlerden razı ve memnun ol ve bizlere anlayış, hoşgörü ve basiret ve de firaset lütfeyle, bizleri güç yetiremeyeceğimiz şeylerle imtihan eyleme.
BİR FETVA
Karaborsacılık (ihtikar), milletin ihtiyaç duyduğu malları ve şeyleri depolayarak fiyatları yükselsin diye saklamaktır. Bir malı veya herhangi ihtiyaç maddesini stoklayıp talebi artırarak fiyatların yükselmesine neden olarak haksız kazanç elde etmek İslam Dininde yasaklanmıştır.