Verilen büyük uğraşlarla DPÜ Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal kendi döneminde çok güzel bir sonuca imzasını attı. Aizanoi’deki kazı çalışmaları kendi üniversitemiz Dumlupınar Üniversitesi’ne geçti
Verilen büyük uğraşlarla DPÜ Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal kendi döneminde çok güzel bir sonuca imzasını attı. Aizanoi’deki kazı çalışmaları kendi üniversitemiz Dumlupınar Üniversitesi’ne geçti
Verilen büyük uğraşlarla DPÜ Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal kendi döneminde çok güzel bir sonuca imzasını attı. Aizanoi’deki kazı çalışmaları kendi üniversitemiz Dumlupınar Üniversitesi’ne geçti
Verilen büyük uğraşlarla DPÜ Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal kendi döneminde çok güzel bir sonuca imzasını attı. Aizanoi’deki kazı çalışmaları kendi üniversitemiz Dumlupınar Üniversitesi’ne geçti
Geçtiğimiz haftalarda Aizanoi’deki kazı çalışmalarını senelerdir başka üniversitenin koordine ettiği ve geçtiğimiz aylarda DPÜ’nün üstlendiğinin özel haberini yapmış, Sayın Rektör’e DPÜ’nün senelerdir neden Aizanoi kazı çalışmalarında yer almadığını sormuştuk. Akabinde sorularımıza yanıt alamadığımızı belirterek kendilerine gazetemizde cevaplamaları için çağrıda bulunmuştuk.
DPÜ’ nün Aizanoi’de geçmiş yıllarda kazı çalışmalarına katılmamış oluşu şu an DPÜ Rektörü olan Prof. Dr. Kazım Uysal’ın sorumluluğunda elbette değil. Ancak önceki senelerin rektörleri tarafından sorumluluk duygusu ile herhangi bir açıklama yapılmadı ve kendi dönemlerinde bu konu hakkında açıklamalarına rastlamadık. Haliyle sebebini şu an görevde olan rektör beyden öğrenmek istedik. Ancak iletişim kopukluğu nedeniyle (ki bu kopukluğun tarafımızdan da kaynaklı olduğunu söylemekte mümkün) gecikmeli görüşme sağlayabildik.
Haber geçmişten DPÜ Rektörü Kazım Uysal’ı sorumlu ya da meshul tutuğumuzdan değil, konu hakkında kendisinden bilgi edinme amaçlı yapılan haber niteliği taşıyordu ki aslına bakarsanız bu konuda benim bir özür borcum var Rektör Bey’e. önceki senelerin hesabını sorarken iletişim kopukluğu sebebiyle bu sevindirici haberin mutluluğunu da yaşayamadık. Emeğe saygıda kusur işledik…Affola...
Sayın Rektör yapılmayanı yaptı, DPÜ'ye bir ilki yaşattı. Verilen büyük uğraşlarla kendi döneminde çok güzel bir sonuca imzasını attı. Aizanoi’deki kazı çalışmaları kendi üniversitemiz Dumlupınar Üniversitesi’ne geçti.
Başta Kütahya Valisi Ali Çelik ve Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Kazım Uysal’a teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Yapmış olduğumuz haber sonrası DPÜ Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal ile iletişim sağladık. Konu hakkında bilgilendirmek adına kendileri üniversiteye davet etme nezaketinde bulundular. Akabinde vatandaşlarımız sorduğu ve merak ettiği konuları da ilettik ve samimi bir söyleşi gerçekleştirdik. Bölümler halinde sizlerle söyleşimizi paylaşacağız.
İlk bölümüzü paylaşıyoruz…
Zeynep DÖNMEZ: Sayın Hocam, size bir soru yöneltmiştik. Öncelikle bu konuya değinelim. Dumlupınar Üniversitesi senelerdir Aizanoi’de kazı çalışmalarında bulunmadı. Öğrendiğimiz kadarıyla da döneminize kadar bu konuyla ilgili bir rahatsızlık duyulmamış ya da bu konuya çok önem verilmemiş. Aizanoi’deki kazı çalışmalarını yaklaşık 10 senedir Pamukkale Üniversitesi koordine ediyordu. Neden Dumlupınar Üniversitesi bu konuda geri durdu? Akademik yetersizliğimiz mi vardı? Bürokrasiye mi takıldık? Yeterli argümanlarımız mı yoktu?
DPÜ Rektörü Prof. Dr. Kazım UYSAL: Aizanoi ile ilgili çalışmalar 1920’de başlıyor. Ve Almanlara veriliyor. 1920’den 2010’a kadar Almanlar kazı çalışması yapıyor. 2010’da Pamukkale Üniversitesi’nden Prof. Dr. Elif Hanım Kazı Başkanlığı’na atanıyor. 2020’ye kadar da Elif Hanım’ın başkanlığında, Pamukkale Üniversitesi’nin uhdesinde kazı devam etti.
Ben 2019’da göreve başladım. İlk işimiz, Arkeoloji Bölümü’mü alarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’mıza gitmek ve bu işi istemek oldu.
Aizanoi’nin ne kadar önemli olduğunu ben biliyorum. Çünkü Kütahya eğer öne çıkacak ise Aizanoi ile öne çıkacak. Bunun çok iyi farkındayım. Aizanoi’nin sadece Kütahya’ya, Anadolu’ya ait değil; dünyada öne çıkabilecek özellikleri var. Oradaki tapınak, stadyum, tarihi mekanlar… Sadece Kütahya’yı değil, Türkiye’yi dünyada tanıtabilecek en önemli argümanlardan birisidir. Bunu çok iyi biliyoruz. Bundan dolayı da Arkeoloji Bölümü’müzü aldım, gelir gelmez ayağımın tozuyla bakanlığa gittim. Sayın Ömer Vali’miz başta olmak üzere, ben bizzat çalıştık. Sonrasında Ömer Vali’miz gitti… Ve Sayın Valimiz Ali Çelik’e nasip oldu. Sayın Ali Vali’ mizde çok ciddi şekilde sahip çıktı. Sağ olsun o vesile oldu. Onun zamanında oldu. Ve kazıyı üniversitemize kazandırmak bizlere nasip oldu.
Üniversitemiz 1992’de kuruldu. O kazıyı alamamamızın şartları farklı olabilir, akademisyen yetersizliği olabilir. Olabilir, olabilir… Ancak şöyle düşünmek gerekir; Benim bir rektör olarak üniversitemi o kazıyı almasına yönelik dizayn etmem lazımdı. Benden öncekilere sorsanız der ki, “ akademisyenimiz yoktu, bakanlık doçent ya da profesörlere veriyordu. Bizim doçent ve profesörlerimiz yoktu” diye bir gerekçe sunabilirler. Ancak üniversite iseniz ve Kütahya’ da iseniz; üniversitenizi Kütahya’nın problemlerini çözmeye, Kütahya’nın potansiyelini ortaya çıkartmaya yönelik dizayn etmeniz, hazırlamanız lazım.
Dolayısıyla ben, benden öncekilerin kusurunu kabul etmem. Ama benim dönemimde Aizanoi’ye gerekli önemi verdiğimi, gönül ve vicdan rahatlığı ile söyleyebilirim. Zaten önem vermeseydik bu kazıyı alamazdık.
Bu vesile ile Sayın Valimiz Ali Çelik başta olmak üzere, Sayın milletvekillerimiz ve bu kazıya kim emek vermişse, ben özellikle üzerine basarak teşekkür etmek istiyorum. Kimin zerre kadar emeği olmuşsa… Ben kimsenin takdir etmesini beklemiyorum, bu benim işim zaten kendi emeklerim önemli değil. Bu kazı Kütahya ve Türkiye için çok önemli ve göreceksiniz biz Çavdarhisar’a, Aizanoi’ye Almanların ya da Pamukkale’nin yapmadığının yüz katını yapacağız. Buna söz veriyorum. Zaten planlamalarımızda bu şekilde ilerliyor.
Burada bir üniversite var ve Aizanoi gibi çok önemli bir tarihi mirasımız var. Ve bu tarihi miras bizde değil. Kazı veya araştırma işini biz yapmıyoruz. Tabi bu Kütahya Dumlupınar Üniversitesi için bir eksiklikti. Bunu biz tamamladık. Bu anlamda halkımızdan, sizden tenkit değil açıkçası takdir bekliyoruz.
Zeynep DÖNMEZ: Sizi tenkit etmenin aksine emeklerinizin sonucuyla gururlandık. Buradaki soru sizi geçmişte olanlardan ya da olmayanlardan sorumlu tutmak değil, konunun aslını ve geçmişte bizim üniversitemiz varken, kazı çalışmalarını başka bir üniversitenin yaptığını sizden öğrenmekti.
Bu konuda senelerce bir çaba ya da fazla uğraş verilmediğini görmek hepimizi üzdü. Kendi adıma şunu söyleyebilirim; yıllarca kazı çalışmalarının başka bir üniversite tarafından yürütülmesi, zamanında etkin ve yetkin olanların bu işi önemsememesinden ya da bürokrasinin zayıflığından kaynaklanmış. Demek ki uğraşınca yapılabiliyormuş ki siz yapmışsınız.
Diğer soruma geçiyorum;
Haberimizi yaptıktan sonra sizin bir sözünüz vatandaşlar tarafından dikkat çekti. “ Vali Bey’in önerisi ve uğraşları ile kazı çalışmaları DPÜ’ ye geçti” gibi bir ifadeniz var. Şimdi siz bu üniversitenin rektörüsünüz. Rektör olarak böyle bir açıklama yapınca denildi ki; bu zamana kadar senelerdir kazı çalışmaları bizim üniversitemizde değildi. Vali beyin önerisi ya da uğraşı olmasaydı siz bir girişimde bulunmayacak mıydınız? ”
DPÜ Rektörü Prof. Dr. Kazım UYSAL: Ama şöyle… Bir insan tenkit etmek isterse, bir lafı bir yere çekmek isterse bu çok kolaydır.
Orada ben Sayın Ali Çelik Vali’mize teşekkür ettim. Katkılarından dolayı hakkını vermem demek değildir ki; bizler çalışmadık. Zoraki oldu… Buradan bu çıkmamalı.
Ali Vali’miz bu işe gerçekten çok destek oldu. Sayın Vali’mizi tebrik ediyorum çünkü Aizanoi’ nin önemini bildiğim için bu katkının da önemini biliyorum. Valimiz olmasaydı belki de olmazdı veya gecikirdi. Misal; Burada büyük bir taşa var. Kaldıracaksınız. Benim gücüm yetmiyor. Herkes el atıyor bir bakıyorsunuz taş yerinden kalkmış. Bu iş buna benzedi.
Kütahya HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.